Özist Manifesto

İnsan doğduğu andan itibaren düşünür ve hatta anne karnında embriyo halindeyken bile.
Doğduğunda ise önce aile olmak üzere öğretmenleri ve sosyal çevresi gibi etkenler çocuğa kendi düşüncelerini aşılar.

İnsan hür bırakılmalıdır. Baskı ve dayatmalara aldırış etmemeli, onları önemsememeli ve ciddi anlamda reddedip kendi çizgisini kendisi çizmelidir.

İnsan, beynini kullanacağı maksimum seviyeye ulaşmalıdır. Bu herkes için geçerlidir. Ancak aklını ve mantığını tam anlamıyla kullanan birey hürriyetin zirvesine ulaşır. İnsan, beyninin kapılarını sürekli açık tutmalı, her bilgiyi ve fikri içeri almalı ve mantık süzgecinden geçirmelidir. Fikirlerin çarpışmasından parlak gerçek doğar.

İnsan, daha rahat ve sorunsuzca yaşamak için kendisini kibir başta olmak üzere, ego, nefret ve öfke gibi duygulardan soyutlamalıdır. Ya da bu duyguları kontrol edilebilir hâle getirmelidir. Her insan bu kurala uyarsa, dünya daha yaşanılası bir hâle gelir. Yağmurun yeryüzünü temizlediği gibi temizlenin bu kirli duygulardan.

Yalnız kalmaktan şikayet etmemelidir insan. Zira yalnız kalmak daha fazla düşünmeyi sağlayarak zihni parlak tutar. İnsanlar, yalnız kalınca daha rahat ve özgürce karar
verir, kendilerini sorgulayarak daha iyi anlama fırsatı bulurlar.

"İnsan özüne dönmelidir"



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder